O, özgürlügün sesi savasin ruhuydu. O, duygulu bir asik, cesur bir lider, düsmanlarinin uykularini kacirtan gözü pek bir savasci...Esaretin düsmani, hürriyetin bayragi, Tanri daglarinin bilge kurduydu.O, dagilan imparatorlugu tek basina temsil eden Huyen Beyi idi. Üc bin kisilik ordusuyla Cin Imparatorlugunun korkulu rüyasi, Hun Türklerinin temsilcisi ve sembolüydü.Orta Asyanin alabildigine genis ama cetin kosullarinda yasayan Hun Türkleri, bir yandan cetin dogayla mücadele ederlerken, bir yandan da ezeli düsmani Cin ile sürekli savasiyorlardi.Doga, tabiat itibariyla acik ve cesurdu ama Cin sinsi ve icten pazarlikliydi. Iki farkli düsman arasinda kalip da mutlu ve baris icinde yasamak pek kolay degildi.Hun Türkleri, eski parlak günlerini artik geride birakmis, aci agitlar yakar olmuslardi. Gece yakilan atesin etrafinda daha önceleri söylenen zafer sarkilari simdi yerini aci agitlara birakmisti.