Yelda Karatas, siir yazan bir nicel kalabaliktan siyrilarak öne cikan yapitlariyla siirinin imgesel örgüsü güclü kadin sairlerin basinda yer aliyor.
Siirimizin öykünmelerle giderek bir homojenlesmeye teslim edildigi 90li yillardan itibaren kendi siirini basariyla insa eden Yelda Karatasi okumak, hüznün bugusunun kalbimizin camlarina vurmasi gibi...
Masallara inandigimiz kadar aska inanan ve askin yurdunu kalbine ve dizelere cizen Yelda Karatasin Ten Divanesini okurken de kullandigi imge yogunluklu, özenli ve yalin dile bir kez daha hayranlik duydum.
Siirin gündelik hayattan giderek kovuldugu, gündelik konusma dilinin siir namina dolasima sokuldugu su dönemde dizelerin haysiyetinden caymayarak siki siirler yazmayi sürdüren Yelda Karatasi ictenlikle kutluyorum...
-Yilmaz Odabasi-