Türk pozitif hukukunda anonim sirket paylarinin önalim ve öncelik haklarina konu edilmesine iliskin bir düzenleme mevcut degildir. Ancak sözlesme özgürlügünün bir boyutunu olusturan sözlesmenin konusunu tayin etme serbestisi, anonim sirket paylari üzerinde önalim ve öncelik hakki kurulmasina olanak tanimaktadir. Gözlemlenebildigi kadariyla uygulamada da siklikla karsilasilan payin önalim ve öncelik haklarina konu edilmesi meselesi pek cok acidan incelenmeye degerdir. Pay sahipleri, bu haklara, pay devrini sinirlama ve bununla ilintili sair amaclar icin basvurmaktadir. Önalim ve öncelik haklari TTK m. 4931 kapsaminda kalan teklifte öncelik hakki haric olmak üzere birer borclar hukuku taahhüdü niteligindedir. Haklarin bu niteligi esas sözlesmede yer almalari halinde de degismez. Haklar esas sözlesmede yer alsa bile yalnizca taraflari arasinda sonuc dogurur; yoksa sirketi ve diger pay sahiplerini baglamaz. Önalim ve öncelik haklarinin alelade birer borclar hukuku taahhüdü niteliginde olmasindan kaynaklanan bir diger sonuc ise ücüncü kisilere karsi öne sürülememeleridir. Önalim ve öncelik haklari uygulanma kosullari bakimindan birbirlerinden ayrilir. Önalim hakki yükümlünün ücüncü kisi ile sözlesme yapmasi üzerine; öncelik hakki ise, ücüncü kisi ile sözlesme akdedilmeden önce kullanilir. Ayrica haklar yükümlüye yüklenen borc noktasinda da farklilik gösterebilmektedir. Bu son farklilik, haklara korporatif etki taninip taninamayacagi hususunda da önem arz etmektedir