Tarihin ve dinin genis bir menfaat yelpazesinde istismari, tarih boyunca karsilastigimiz bir durumdur.
Insanlar, kendi konumlarini mesrulastirmak, cikar ve güc elde etmek icin muhtelif yollarla gecmise ait olani kullanabilmektedir. Bunu bireyler yaptigi gibi kurum, kurulus ve kisiler de yapabilir. Ancak istismar edilen din oldugunda etkileri cok daha farkli olmaktadir.
Elinizdeki kitap, tarihin ve dinin FETÖ özelinde cagdas istismarina bir örnek olmak üzere kaleme alinmistir.
Burada elestiri konusu olan tutumun ve bundan dogan sorunun sadece bir örgüte, bir bölgeye ya da bir döneme mahsus olmadiginin, bunun genel bir sorun oldugunun unutulmamasi gerekir. Nitekim tarihte, günümüzde örnegini gördügümüz istismara benzer kisisel ve kurumsal faaliyetlerin varligina da sahit olmaktayiz.
Istismarin en saglikli cevabi, objektif ve saglam bir egitimdir. Insanimiz iyi bir din ve tarih egitimi almazsa kime güvenecegini ve inanacagini bilemez ve saskinlik icinde savrularak istismara acik hale gelir.