Halide romaninin fonunu 19. yüzyilin kapanis yillarinin büyülü ve gizemli Istanbul atmosferi olusturuyor. Bu roman, baskici yönetim altinda bulunan bir halkin, Osmanli kadininin caresizliginin bir hikayesi.
Amarikan Kiz Kolejinin ilk Türk mezunu olan Halide Edip bu cemberi kiracaktir gerci, ama gelenegin köklerinden de kopmayacaktir.
Anadolunun dogurdugu degerlerden Elia Kazanin karisi olan Frances Kazan, hayal gücüyle kurdugu bu romaninda Halide Edibin cocukluk ve genclik dönemini, Cumhuriyetle birlikte yok olan Osmanli konak yasamini, asude harem yasantisinin kuytu köselerini, inacli bir toplumda Batililasmanin yarattigi catismalarin yansimalarini derinden yakaliyor. Dogu ile Batinin kacinilmaz olarak birbirine zit kutuplar oldugu görüsünü sorguluyor; her iki kültürü de taniyan, özümseyen duyarli bir Osmanli kadininin zihninde, bu iki farkli dünyanin bütünlesip yeni bir deger yaratabilecegini düsündürüyor