Kendimi ne kadar alistirmaya calissam da ona, bana bakisi ya da bakissizligi buzlardan. Getirdigim peynirli börekleri, susamli cörekleri yemiyor. Ye, dedikce ben, icine kivrilmis gibi duruyor, üsüyor sanki benden. Erken geliyorum bazi sabahlar; Cüce Hamdinin yakin bir lokantadan getirdigi renksiz corbayi icerken yakaliyorum onu Birakiyor hemen, icmiyor; bana arkasini dönüp oturuyor. Sirtina dokunuyorum parmagimla; degismiyor.
Irfan Yalcindan, yillar sonra bir yeni roman. Romanimizin usta kalemi, uzun bir aradan sonra, hem kendi edebiyatinda yepyeni bir sayfa aciyor, hem de edebiyatimiza taptaze bir soluk getiriyor. Yorgun Sevda, genclik bunalimlariyla sikismis, insanlardan, arkadaslarindan, hayattan umudunu kesmis bir genc kadinin bir lunaparkta calismaya baslamasiyla degisen, yenilenen ruhunu anlatiyor. Lunaparkta sergilenen Hüseyinden Baba Cemale, bu romanin kahramanlari akillarda yer edecek. Yorgun Sevda, cagdas romanimiza degeri azimsanmayacak bir katki.